H-KaradiL kitaplara yaptığı düşünceleri

Dersin ki;Önce doğacak hisler içindeHemen sevinmeyeceksin öyle.Gelişecek, pişecek zamanlaSonra bir yağmur damlası düşecekGökkuşağı gibi renk katacak her mısra hayata.( Notlarım arasında buldum... İlk değerlendiren olmak istedim. )Sabırsızlıkla bekliyorum dayım.Kutluyorum.

12, 13 yıl önceydi.

Bilmiyordum hayatı, daha doğrusu bilmiyormuşum hayatı.

Dayım; ( kendisi kıymetli bir yazardır )
-" Artık öğrenme zamanın geldi. İçinde bulunduğun hayatı ve dünyayı kavrama yaşındasın artık." dedi.
-" Zaten biliyorum." diye karşılık verdim.

Parktaydık, yerden bir taş aldı eline.
-" Elimde bir taş tutmadığımı, aslında bunu böyle sen ve ben algılıyoruz, zannediyoruz, dersem ne dersin dedi."

Güldüm... Kafayı yemiş olmalıydı.

Sonra
"-Sofie, dedi o senin yaşında. 16. doğum gününe kadar bu kitabı bitirmelisin."

Daha 7 ay vardı. Dayı daha bir yıl var dedim.
Gülümsedi
"-Süremiz kısa ama ön-bilgi olur dedi."

Meğerse okumaktan bahsetmiyormuş, anlamaktan bahsediyormuş!
Hâlâ okuduğuma inanabiliyor musunuz? Ve hâlâ sorularımın olduğuna !

Harika bir felsefe ( pardon zihinsel süreç ) tarihi.

Saygılarımla

Bir gün bana dedi ki;
- Ey, genç arkadaşım!

Gözünü zirveye diktiğin
Günler de olacak hayatında.
Kendinden kaçmak için
Bir çıkışı olmalı bu âlemin
Dediğin zamanlar da.
Bir nebze delilik yoksa yaşamında
Sen adına karar veriyorsa bir başkası
Kulakları;
Başkasının iki dudağı arasındaki söze kilitli
Kukla olursun sadece.
Başladığı gibi biter senin sahnen
Geldiğin gibi gidersin...

+Kitap gibi konuştun, dedim.
-Kitaba ekleyelim o zaman, dedi...

O, Han AKÇADAĞ 'dı.